Türk Beyin Damar Hastalıkları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ethem Murat Arsava, inmede erken müdahalenin sadece kurtarıcı olmakla kalmayıp, inme sonrası gözlenebilecek sakatlık oranını da asgari düzeye indirdiğini söyledi.
Arsava, Dünya İnme Günü dolayısıyla, AA muhabirine yaptığı açıklamada, halk arasında “inme” olarak bilinen beyin felcinin, beynin bir bölümüne kan akışının kesilmesi, azalması ya da beyin damarlarının duvarında yırtılma sonucu oluşan acil tıbbi durum olarak tanımlandığını söyledi.
Beyin hücrelerinin oksijen ve besin maddesi eksikliği nedeniyle ölmesi ya da kanama nedenli ortaya çıkan mekanik hasarın, vücudun çeşitli işlevlerini kontrol eden beyin bölgelerinin zarar görmesine neden olduğunu ifade eden Arsava, inmenin kalıcı felç, konuşma bozukluğu, görme kaybı, denge bozukluğu ve hatta ölümle sonuçlanabildiğine dikkati çekti.
Arsava, inmenin genellikle ani ortaya çıktığını, en sık yüz, kol veya bacakta his veya güç kaybı, denge veya koordinasyon bozukluğu, konuşma veya anlama güçlüğü, görme kaybı ve çift görme ile kendini gösterdiğini dile getirdi.
Şiddetli baş ağrısının da inme belirtisi olabildiğine işaret eden Arsava, bu belirtilerden bir veya birkaçının görülmesi durumunda acil olarak tıbbi yardım alınması gerektiğini vurguladı.
Arsava, “İnmede erken müdahale sadece hayat kurtarıcı olmakla kalmayıp, inme sonrası gözlenebilecek sakatlık oranını da asgari düzeye indirir.” dedi.
“Hemen 112 ile temasa geçmek hayati önem taşır”
İnme belirtileri fark edildiğinde hızlıca hareket etmenin, doktorun inme türünü belirlemesine, erken tedaviye başlamasına, beynin oksijen ve kan akışının yeniden düzenlenmesine olanak sağladığını anlatan Arsava, “Bu nedenle, inme belirtileri görüldüğünde hemen 112 ile temasa geçmek hayati önem taşır.” uyarısını yaptı.
Prof. Dr. Ethem Murat Arsava, inme riskini azaltmak için sağlıklı bir yaşam tarzının benimsenmesi gerektiğini vurgulayarak, “Bunun için sigara ve alkol tüketiminden uzak durmak, düzenli egzersiz yapmak, sağlıklı beslenmek, stresten uzak durmak gibi adımlar atılmalı. Ayrıca yüksek tansiyon, diyabet, yüksek kolesterol gibi risk faktörleri varsa düzenli olarak kontrol ve tedavi edilmeli.” diye konuştu.