Bismillehirrahmenirrahim.
“Eğer kulumuza indirdiklerimizden herhangi bir şüpheye düşüyorsanız, haydi bunun benzeri bir süre getirin, eğer iddianızda doğru iseniz Allah’tan gayrı şahitlerinizi (yardımcılarınızı) da çağırın.” Bakara/23
Rabbişrahli sadri veyessirli emri vehlul ukdeten min liseni yefkahu kavli…
Bizi en güzel şekilde yaradan, rızkımızı veren ve verdiklerinden bizi hesaba çekecek olan Allah’a sonsuz hamd ediyorum.
Büyüklüğü her yeri kuşatan Allah (c.c) resulunü nede güzel bir şekilde koruyor bir bakın. Peygamberliğinin en büyük ispatlarından biri olan Kur’an-ı Kerimin şüphe götürmeyen bir ilahi kitap, yaşam biçimi ve benzerinin hiçbir güç tarafından meydana getirilmeyeceğinin Allah (c.c) tarafından garanti altına alınması da müthiş bir olay.
Kur’an-ı Kerimin: Allah’ın kelamı insanlar için yol gösterici. İndirildiği günden beri ve şimdiye kadar hiçbir değişikliğe uğramayan ve kıyamet kopuncaya kadar değişmeyecek tek kitap, tek anayasa. Okunduğu yerde tüm meleklerin secdeye kapandığı, rahmet kapılarının açıldığı tek kitap.
Efendimiz Muhammed Mustafa (s.a.s) şöyle buyuruyor “Kim Allah ile konuşmak istiyorsa Kur’an okusun” . Evet ben Müslümanım deyip de Allah ile konuşmak istemiyorum diyenler dışarıya lütfen…
Ne varki okumak sadece gözler ile değil, kulak ile, beyin ile yapılmalı. Okumak da yetmiyor. Okuduklarımızı iyi anlamalı, anladığımızı eyleme dönüştürmeliyiz. Emri bil maruf/nehiy anilmünker hayatımızın her alanını kapsamalı diye düşünüyorum.
Kur’an-ı Kerimin ilahi bir kitap olması onun her zaman ve mekanda bütün sorulara cevap vermesi. Hükümlerinin her zaman geçerliliğini kaybetmemesidir.
İlginç bir durum hep kuran okunuyor ama anlamak için okunduğuna pek şahit olmadığımı söylesem yeridir. Hep yüzüne okunmakta.. İçeriğini merak edenler maalesef çok az sayıda… Tembellik hep Müslümanlara mı düşmüş? Dinini anlama ve yaşamada ihmalkarlıkta belki de ilk sırada biz varız. Fakat dünyalık herhangi bir ihtiyacımız için bu tembelliğimiz kayboluyor bu da şaşılacak bir durum ve vahim bir hastalık, tam kliniklik vaka.
Allah aşkına artık bir kendimize gelelim. Zamanımız kısa ve yarına çıkacağımızın bir garantisi yok. Hemen şimdi açalım Kur’anlarımızı en sevgilinin bize emanet ettiği bu kitabımızda neler yazıyor diye bir gezinelim…
Kafirler bile dinlerken kendilerinden geçiyorlarken, acaba biz ne yapmamız lazım okuduğumuz veya okunuşunu dinlediğimiz zaman.
İmanları artar diyor Allah ayetlerim okunduğu zaman. Ya bizim gerçekten imanlarımız artıyormu?
Okumaktan aciz olan bir ümmet nasılda imanları artsın bu mümkün mü? İlk emir okumaksa ki öyledir.” yaradan rabbinin adıyla oku” ilk emir, ilk kural, ilk kelime yaradandan.
Haydi buyrun ilk emri yapmaya koyulalım ve bir müddet sonra neler değişecek hayatımızda bir not alalım. Bilenle bilmeyen arasındaki fark ancak böyle fark edilebilir. Okudukça ne kadar aciz olduğumuzun farkına vardıkça okuma aşkımız katlanarak büyüyecektir.
O halde kendimize çeki düzen vermeliyiz. Ve yapıp ettiklerimizin hesabını vereceğimiz günün şiddetini bile tahmin edemeyen bizler neyimize güveniyoruz?
“Bunu yapamazsınız ki elbette yapamayacaksınız yakıtı, insan ve taş olan cehennem ateşinden sakının. Çünkü o ateş kafirler için hazırlanmıştır.” Bakara/24
Bu ayet çok net. “Ben Allah’ım, neyi yapıp yapamayacağınızı ben bilirim.”
Kendimizi kurtarmamız için Allah her gün bizi hayata döndürerek bir fırsat sunmakta. Çünkü her uykuya dalış ölümün öbür adı. Ve her uyanış yeniden doğumdur. Yapmış olduğumuz günahların terki için tövbe etmeliyiz. Tövbenin diğer adı Allah’a söz vermektir. Ve tövbe sadece Allah’a yapılır. Bu husus Kur’an-ı Kerimde de açıkça bize bildirilmiştir. “Tubu ilallah”nur süresi/31
Evet biz söz verirsek Allah bizi verdiğimiz söz münasebetiyle affetme garantisi vermiş ve yapmış olduğumuz günahları sevaba çevireceğini vadetmiştir. Bu kadar merhametli bir Allah’ı bırakıp da heva ve heveslerimizin peşini ne zaman bırakacağız acaba?
Ellerimizi tövbe için açıp şimdi duaya koyulmalıyız. Mutlak her şeyi duyan rabbulalemin benim ve sizin dualarımızı da boş çevirmeyecektir inşallah.
Ya rabbulalemin bizi imanlı olarak son nefeslerini teslim eden kullarından eyle… sen affetmeyi seversin bizi affeyle…amin
Tövbelerimizin kabul edilmesi umuduyla
Kalın muhabbet ve dua ile…